© 2017 benimyemekkitabim.com - Tüm hakları saklıdır |
www.benimyemekkitabim.com
''Verba volant, scripta manent'' diyorlar latincede, yani söz uçar yazı kalır.İşin aslı yazı kalıyor da sözün de bir yere uçtuğu yok. İster konuşarak anlatın meramınızı isterseniz yazın, kullandığınız kelimeler, tıpkı baharatlar gibidirler, yediğinizde özellikleriyle sizi kendilerine benzetirler, fazla kullandığınızda zehirler ve kullanmasını bilenler içinse sihire dönüşürler.
''Verba volant, scripta manent'' diyorlar latincede, yani söz uçar yazı kalır.İşin aslı yazı kalıyor da sözün de bir yere uçtuğu yok. İster konuşarak anlatın meramınızı isterseniz yazın, kullandığınız kelimeler, tıpkı baharatlar gibidirler, yediğinizde özellikleriyle sizi kendilerine benzetirler, fazla kullandığınızda zehirler ve kullanmasını bilenler içinse sihire dönüşürler.
© 2017 benimyemekkitabim.com - Tüm hakları saklıdır |
İçine birdenbire daldığım bu
konu epey derin farkındayım.Detaylara girmeye niyetim yok lakin çevresinden
dolanarak da konuyu özetlemek pek mümkün görünmüyor.Deneyeceğim ve yine en
zevkli kısmı, yani senin anlaman gerekeni sana bırakacağım, hikayenin kalanını istiyorsan
sen yazacaksın yani. Hiç beklemediğin yerde bitiyor olabilir, biraz karışık
gelebilir ya da hemen anlayabilirsin hepsi sana bağlı. Başlayalım.
''Dost acı söyler'' diye bir
laf vardır. Gerçekten de dostun iyisi durmadan seni öven değil gerektiğinde yüzüne
karşı yaptığın hataları söyleyerek o acı gerçekle yüzleşmene yardım
edendir.Bunun için, taraflardan birinin laftan sözden anlayan, diğerinin de söz
söylemeyi bilen olması lazım gelir. Zira yüzleştirme yapacağım derken kendi
gerçeğini acımasızca dayatanlar da vardır ve onların sözleri acıtmaktan fazlasını
yapar.Ağırdır, dengesi yoktur, yıkar geçer. Oysa dostluk, tarçın gibi acı ve tatlıdır bir arada olduğunda güçlendiren.
© 2017 benimyemekkitabim.com - Tüm hakları saklıdır |
Düşünsene misafir gelecek,
yemek yapıyorsun ve elini de hiç korkak alıştırmamışsın ne kadar acı bulduysan hepsi yemeğin içinde.Hiç
bu misafirlerden birinin bir alerjisi varmış efendim dokunurmuş diye düşünmeden
hemde.Geçen sefer bir şey olmamıştı diyebilirsin ama acı bu, kelimeler gibi
ayarını bir kez kaçırdın mı sonuçlarını az çok tahmin edebilirsin.''Güneş gibi
acı ve kavruktur'' ve düşün tatlısı da vardır o biberin mesela arada onuda
deneyebilirsin.
Baktın konuşurken ayarı
kaçırıyorsun, hemen araya kişniş
gibi kimyon gibi, sözler kelimeler
karıştır.Nasıl ki kişniş o ağır hamur işlerinin hazmını kolaylaştırıyorsa
sözlerinde karşındakini rahatlatacaktır emin ol. Denge önemli yani.
© 2017 benimyemekkitabim.com - Tüm hakları saklıdır |
Baharatlar
sadece yemeklere lezzet vermek için değil aynı zamanda şifa olarakta ilaç yapımında tarih boyunca nasıl kullanılmışlarsa,
kelimeleriniz ve sözlerinizde hem sizin hemde karşınızdakiler için aynı şeyleri
yaparlar. ''Ağzından bal damlıyor''
deriz mesela.Hoş bal baharat değildir lakin arı bu gider kekiği bulur ve ondan da bal yapar itinayla.Bal sözlüysen senin
ağzından kelimeler dökülür ve karşındaki mest olur.Öyle insanlar vardır ki o
konuşsun, sabaha kadar dinlerim ben dersin.
Bambaşka bir sanat konuşma sanatı.Kelimeleri
öyle güzel seçerler ve öyle güzel kurarlar ki cümlelerini neredeyse şifa
niyetine dinlersin, safranlı zerde
yemiş, bal şerbeti içmiş gibi.O
sözler ve kelimeler dinleyen kadar anlatanı da gelir bulur.
© 2017 benimyemekkitabim.com - Tüm hakları saklıdır |
Birde konuşurken fazladan
gereksiz söz sarfedenler vardır. Bu durum yaptığı yemeğe güvenmediği için ne kadar
baharat varsa dolduranların haline benzer.Yapmayın, az ve öz konuşmak anlamak
isteyenler için yeterlidir.Yani elinizde kaliteli bir et varsa sadece tuz
kullanarak baharatsız da en lezzetlisinden yemek yapabilirsiniz. ''Tuzun
ihtiyaç duyulduğunda birisinin
hayatına ekilmesi'' gibi.
''Sözü pişirip diyenin işini
sağ ede bir söz'' diyor Yunus Emre ve devam ediyor ''Söz ola kese savaşı söz ola
bitire başı, Söz ola ağılı aşı bal ile yağ ede bir söz.'' İnsanın dilinin
kemiği olmadığına, söylediklerinin nelere yol açacağını kestiremeyeceğini
anlatıyor biraz.Misal karabiberi
isterseniz yemek pişerken ekleyin isterseniz piştikten sonra.Tadı değişmez,
hemen her yemeğe de yakışır.Et yemeklerinden balıklara, sebzelere, hamur
işlerine pilavlara.
© 2017 benimyemekkitabim.com - Tüm hakları saklıdır |
Oysa kekik
öylemi? O çok kuvvetli aromasıyla yemek pişerken bolca kullanırsanız yemeğiniz
acılaşır tadı değişir.Kekiği, yemek pişerken çok az ve pişirmenin sonlarına
doğru yemeğin ana tadını değiştirmeyecek miktarda kullanmalısınız.O da en çok
etlere makarna soslarına yakışır.Her sözün her yerde söylenmeyeceği gibi.
''Sözlerinize dikkat edin
düşüncelerinize dönüşür, düşüncelerinize dikkat edin duygularınıza dönüşür,
duygularınıza dikkat edin davranışlarınıza dönüşür, davranışlarınıza dikkat
edin alışkanlıklarınıza dönüşür, alışkanlıklarınıza dikkat edin değerlerinize
dönüşür, değerlerinize dikkat edin karakterinize dönüşür karakterinize dikkat
edin kaderinize dönüşür.'' diyor Gandhi
© 2017 benimyemekkitabim.com - Tüm hakları saklıdır |
''Tıpkı denizlere egemen olanların
baharata egemen olduğu, baharata egemen olanların kıtalara egemen olduğu dünya
tarihinin neredeyse 2000 yıllık bir kısmının baharat savaşlarıyla geçtiği ve
savaşlarla sağlanan rantların sanayi devriminin finansmanını oluşturduğu gibi.''
© 2017 benimyemekkitabim.com - Tüm hakları saklıdır |
''...Dil tenceresinin
kapağına benzer.Oynadı, açıldı mı içinde ne yemek var, anlarsın.
Aklı keskin adam, tencerede
tatlı yemek mi var, sirkeli ve ekşi aş mı? Dumanından anlar.'' diyor Rumi
''İnsan dilinin altında
gizlidir'' vesselam. Sözünde bir demi var pilav gibi, ağzımızdan çıkanı
kulağımızın duyduğu günlerimiz ve keyifli pazarlarınız
olsun efendim.
© 2017 benimyemekkitabim.com - Tüm hakları saklıdır |
Funda Yüce Gomez Solis
© 2017 benimyemekkitabim.com - Tüm hakları saklıdır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder